Beyin Damar Hastalıkları, Beyindeki damarların bazı patolojik durumlardan dolayı tıkanmasına, daralmasına veya yırtılma durumlarına beyin damar hastalıkları denir. Aynı zamanda bu hastalıklar için stroke, inme ve serebrovasküler hastalık gibi isimlerde söylenebilir. Beyin vücudumuzda çok önemli bir yere ve göreve sahip olduğu için beyinde oluşacak hastalıkların önemli derecede büyük sorunlara yer açabilir. Beyinde oluşacak sorunlar ile insanlarda felç (pleji) veya kısmi felç (parezi),bilinç bozukluğu, görme bozukluğu, denge bozukluğu, konuşma bozuklukları (afazi) gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Beyin damar hastalıkları dünyada ölüm sebebi olarak ilk üçe girmektedir. Ve Morbidite denilen hastalık sonrası hasar bırakma konusunda da ilk sırada yer almaktadır. Beyin her şeyin kontrol edildiği bir yer olduğu için beyinle ilgili hastalıklarda sonradan hastalarda kalıcı veya geçici hasarlar bırakmaktadır. Epilepsi, Halk arasında “sara hastalığı” olarak da epilepsi, beynin bir bölgesindeki hücrelerin anormal elektrik sinyali yollamasıyla ortaya çıkar. Ülkemiz nüfusunun yaklaşık yüzde 1’inin epilepsi hastası olduğu biliniyor. Sara (Epilepsi), kronik bir hastalıktır. Doğum sırasında ya da daha sonra herhangi bir nedenle beyin hasarı yaşayan kişilerde gelişir. En bilinen şekliyle epilepsi nöbetleri ile kendini belli eder. Epilepsi nöbetleri, ani şekilde ortaya çıkar ve beynin tümüne ya da belirli bir bölümüne yayılır. Nöbet tipleri beynin hangi bölgesinde başladığına göre değişir. Bazı epilepsi nöbetinde bilinç kaybı, kontrolsüz vücut harekeleri olabileceği gibi, bazı nöbetlerde belirtiler silik hissedilir. Çoğu nöbet 30 saniye-2 dakika arasında sürer. Beş dakikadan uzun süren bir nöbet varsa acil tıbbi yardım alınması gerekir. Bazı epilepsi nöbetleri; uyuşukluk, hantal davranışlar, garip tat ve kokular alma, bozulan zaman ve mekan duygusu, az konuşma ve çok yavaş hareket etme şeklinde de ortaya çıkabilir. Çoğu zaman, hastalar meydana gelen nöbetin sadece kısmen farkındadır. Epilepsi hastalığı tanısı koymak için kişinin en az iki kez nöbet geçirmiş olması gerekir. Beyin travmaları, tümörler vb. beyinde hasara neden olacak durumlar bu hastalığa olabilir. Genetik etkenler de hastalıkta rol oynar. Epilepsi nöbetleri sırasında ne yapmalı? Epilepsi nöbeti geçiren kişinin, dilini ısırmasını önlemek için ağzına sert bir cisim yerleştirmek yanlıştır. Sert cisim hastanın dişlerini kırabilir ya da boğazını tıkayarak nefes almasını engelleyebilir. Bu nedenle epilepsi nöbeti sırasında hasta yan yatırılmalıdır. Bu sayede nöbet sırasında salya ya da kusma varsa hastanın boğazına kaçması önlenir. Başını çarpmaması için altına yastık/destek konulmalı, çevresindeki zarar verici eşyalar uzaklaştırılmalı ve gözlükleri çıkarılmalıdır. Ayrıca kişinin etrafı boş bırakılarak rahat nefes alması sağlanmalıdır. Baş ağrısı, Baş ağrısı toplumda en sık görülen şikâyetlerin başında gelir. Baş ağrısı şikâyeti olanların oranı toplumda yüzde 90’lara ulaşır. Tüm baş ağrılarının yüzde 90’ını ise migren ve gerilim tipi baş ağrıları oluşturur. Baş ağrılarının kaç tipi var? Uluslararası Baş ağrısı Derneği baş ağrılarını 14 ana grup ve yüzlerce alt grup olarak sınıflandırmıştır. Doğrudan doğruya baş ağrısı tablosuyla ortaya çıkan, başka bir hastalıkla ilişkisi olmayan baş ağrıları primer baş ağrılarıdır. Bunlar migren, gerilim tipi ve küme baş ağrılarıdır. Sekonder baş ağrıları ise yüzde 10 oranında görülen, nedeni belli bir hastalığa bağlı olarak, beyin damar hastalıkları, sinir sistemi hastalıkları, beyin tümörleri, göz hastalıkları, sinüzit, menenjit gibi hastalıkların seyri sırasında ortaya çıkan baş ağrılarıdır. Demans, Demans tek bir hastalık ismi olmayıp, bellek ve benzeri zihinsel yeteneklerin bozukluğu ile giden hastalıkların hepsine verilen genel isimdir. Bu hastalıkların hepsi beyinde bir takım değişikliklere neden olarak hastalıklara ait özgü bulguları ortaya çıkarır. Demans hastalıkları yaşlanan beynin beklenen ve mutlak bir durumu değildir. Alzheimer hastalığı tüm demansların %60’ından fazlasını oluşturur. Bir inme (felç) sonrası ortaya çıkan 'vasküler demans' ise demansın en sık görülen ikinci tipidir. Demans olarak tanı konulan bazı hastalıklar kesin tedavisi olmayan ve bir daha eski hale dönmeyi imkansız kılan hastalıklar iken (Alzheimer gibi), bazıları tedavi ile düzelebilen hastalıklardır (Tiroid hastalıkları, vitamin eksikliği gibi). Hareket Bozuklukları, Hareket bozuklukları, bir duyu veya kuvvet kusuru olmaksızın hareketlerde bozulma, yavaşlama ya da istemsiz aşırı hareketlerle ortaya çıkan rahatsızlıklardır. Beyinde ‘bazal çekirdekler’ denilen bir grup yapının fonksiyon bozukluğuna bağlı oluşan hastalıkları kapsar. Bu hastalıklar; • Parkinson Hastalığı • Esansiyel Tremor ve diğer tremor çeşitleri • Distoni • Huzursuz Bacak Sendromu • Parkinson Plus Sendromlar (Multi Sistem Atrofi, Progresif Supranükleer Palsi) • Tardive Sendromlar • Koreler • Huntington Hastalığı • Paroksismal diskineziler • Miyokloniler • Tik Bozuklukları ve Tourette Sendromu • Wilson Hastalığı • Fonksiyonel Hareket Bozuklukları Uyku Bozuklukları, Uyku günlük yaşamın bir sure için kesintiye uğraması ya da boşa geçen zaman değildir. Zihinsel ve fiziksel sağlığımızı her gün yenilememiz için önemli olan ve yaşamımızın üçte birini kapsayan aktif bir dönemdir. Yaklaşık 85 türde uyku hastalığı vardır. Çoğu yaşam kalitesinin azalmasına ve kişinin sağlığında bozulmaya neden olur. Uyku bozuklukları trafik ve mesleki kazalara neden olabilmesi nedeniyle bir halk sağlığı sorunudur. Bazı uyku bozuklukları uykuya dalma veya sürdürme güçlüğüne yol açar. Diğer uyku bozuklukları gündüz aşırı uykululuğa neden olur. Vücudun biyolojik saati ile ilgili sorunlar kişilerin günün yanlış zamanında uykulu olmasına neden olur. Uykuda yürüme, altını ıslatma, kabuslar ve diğer sorunlar da uykuyu kesintiye uğratabilir. Bazı uyku hastalıkları ise yaşamı tehdit edici boyuttadır. Kas Hastalıkları, Kas hastalığı (Distrofisi) nedir? Tıp dilinde kas hastalıklarına kas distrofisi denir. Distrofi kelimesi Antik Yunancadaki kötü, hastalıklı anlamına gelen dis ve beslenme, gelişme anlamına gelen trofi kelimelerinin birleşmesiyle türetilmiştir. Kas distrofilerin (musküler distrofilerin) kesin bir tedavisi yoktur. Ancak ilaçlar ve terapiler, belirtileri yönetmeye ve hastalığın seyrini yavaşlatmaya yardımcı olabilir. Kas distrofisinin sizi veya çocuğunuzu nasıl etkileyeceği türüne bağlıdır. Çoğu insanın durumu zamanla kötüleşir ve bazı insanlar yürüme, konuşma veya kendilerine bakma becerisini kaybedebilir. Fakat bu herkesin başına gelen bir durum değildir. Kas hastalığı olan bazı insanlar yıllarca hafif semptomlarla yaşayabilir. 30'dan fazla kas türü distrofisi bulunur ve bu distrofilerin her biri aşağıdaki özelliklere göre değişiklik gösterebilir: • Hastalığa neden olan genler, • Etkilenen kaslar, • Semptomların ilk ortaya çıktığı yaş, • Hastalığın ilerleyiş hızı. Polisomnografi (Uyku Tetkiki), Yaşam süresinin üçte birini oluşturan uyku, yeterli ve düzenli olmadığı takdirde birçok sağlık sorunu ortaya çıkabiliyor. Kişide uyku bozuklukları, obezite, hipertansiyon, diyabet, kalp krizi veya inme gibi çeşitli ciddi sağlık sorunları görülebiliyor. Uyku testi yani polisomnografi, uyku sırasında kişinin farkında olmadan horlama, uykuda nefes durması, uykuda periyodik bacak hareketleri, uykuda yeme bozukluğu, uykuda epilepsi nöbetleri, uykuda diş sıkma gibi birçok sorunun belirlenmesinde önemli rol oynuyor. Ayrıca evde de yapılabilen (poligrafi) uyku testinin sonucunda daha net teşhis konulabiliyor. Polisomnografi yani uyku testi, uykunun kalitesini belirlemek ve uyku bozukluğunun nedeni bulmak için bütün gece boyunca cihazlar yardımıyla kayıt yapılarak yapılan bir işlemdir. Bu kayıtlar sonucunda, özellikle beyin dalgaları, uykunun derinliği, solunumun ritmi ile derinliği, horlama sıklığı ve düzeyi, solunum durması ve süresi, kandaki oksijen düzeyi, vücut hareketleri ve değişen yatma pozisyonu ile kalp ritmi ölçülür. EEG-EMG, Elektromiyografi kelimesinin kısaltması olarak EMG kullanılır. Kasların ve sinirlerin potansiyellerinin incelenmesini içeren bir nörolojik tetkik uygulamasıdır. EMG tetkikinde sinir iletim sisteminin çalışma kısmına elektriksel bir uyarı gönderilir. Bu uyarı bir iğne ile gerçekleştirilir. Tek kullanımlık olan bu iğne ile elektrotlar ölçülür. Kas aktivite uyarımı ile sinir sistemi ölçümü gerçekleştirilir. EEG ise beyin fonksiyonlarını ölçülmesi için yapılan bir tetkiktir. Beyinsel rahatsızlıklarında ve omurilik hastalıklarında tespit ve tanı için yapılır. EEG – EMG hizmetleri tam teşekküllü hastanelerde ve büyük tıp merkezlerinde yapılmaktadır.